KRANİOFASİYAL CERRAHİ
Kraniofasiyal cerrahi, kafatası, yüz ve orbita (göz küresi yuvası) bölgesini içine alan bölgenin plastik cerrahisi üst dalıdır. Kraniyofasiyal cerrahi ile uğraşan cerrahlar, doğuştan kafatası bölgesi deformiteleri ya da sonradan oluşan travma sonrası veya tümör cerrahisi sonrası deformiteleri düzeltmek ve eksikleri rekonstrükte etmek konusunda uzmanlaşmışlardır. Kraniyofasiyal cerrahi ile ilgilenen plastik cerrahi uzmanları sıklıkla beyin cerrahisi uzmanları ve ortodonti uzmanlarıyla işbirliği yaparlar. Farklı sorunlara farklı cerrahi yaklaşım tekniklerinin bulunduğu bu alanın başlıca uğraşıları kısaca anlatılmıştır.
1- Kraniosinostoz cerrahisi : Kafatasını oluşturan kemiklerin birbirlerine temas ettiği ve kemiklerin büyümesini sağlayan yerler olan ‘sutür’ bölgelerinin bir veya birkaç tanesi bazı durumlarda olmayabilir. Bu duruma kraniosinostoz denir.2200 canlı doğumda bir görülebilmektedir. Kafatası bu sutüre dikey şekilde gelişmeyi sağlayamaz ve sutüre paralel olacak şekilde gelişime devam eder. Sonuçta çeşitli kafatası şekil bozuklukları oluşur. Halk arasında bu bozukluklara ‘ kule kafa, çekiç kafa, basık kafa’ gibi isimler verilir. Kafatası normal bir gelişim sağlayamadığı için , beyin dokusu da çeşitli basılara maruz kalabilir ve görme problemleri, zihinsel problemler oluşabilir. Kraniyafasiyal cerrahi, kafatasında oluşan şekil bozukluklarını düzeltme yanında, erken tedavi ile ileride oluşması muhtemel görme ve zihinsel problemleri engelleme amacı güder.
2- Yüz yarıkları (fasiyal kleft cerrahisi) : Yüz ve ağız bölgesi embryolojik (anne karnında) gelişimi sırasında çeşitli kemik ve yumuşak dokuların birleşmesiyle oluşur. Bu dokuların çeşitli safhalarda ve miktarlarda birleşmemesi yüzde yarıklara sebebiyet verir. Bu yarıkların en sık görülenleri dudak ve damak yarıklarıdır. Bunların dışında üst dudak, burun, orbita, alın ve kafatası, mandibula (alt çene) bölgelerinin çeşitli dereclerde cilt, yumuşak doku ve kemik doku içeren yarıkları; eksiklikleri gelişebilir. Fasiyal kleft cerrahisi, bu deformitelerin düzeltilmesi ile ilgilenir. Cilt dokusu onarılmasının yanında, başka bir bölgeden kemik dokusu nakli de gerekebilmektedir.
3- Travma sonrası deformitelerin düzeltilmesi : Trafik kazası, ateşli silah yaralanması ve diğer travmalar sonrası kafatası bölgesinde oluşan cilt ve/veya kemik kayıpları çeşitli cerrahi yöntemlerle onarılmaktadır. Kemik eksiklikleri kafatası veya başak bir bölgenin kemikleriyle onarılabildiği gibi titanyum plak, alloplastik materyaller (medpor vs.) gibi vücut dışı materyallerle onarılabilir.
4- Tümör cerrahisi sonrası defekt ve deformitelerin onarılması : Kafatası ve yüz bölgesi tümörlerin çıkarılması sonucu oluşan yumuşak doku ve kemik eksiklikleri çeşitli yöntemlerle rekonstrükte edilir. Mikrocerrahi yöntemlerle doku nakilleri gereksinimi de yapılabilinmektedir.
5- Ortognatik cerrahi : Alt ve üst çenedeki deformitelerin takip ve tedavisiyle uğraşan cerrahidir. Kısmen estetik çene cerrahisi ile de uğraşmaktadır.Ortodontist ile birlikte yapılan bir tedavi ve cerrahidir.
6- Distraksiyon osteogenezi : Kafatası ve yüz bölgesi kemiklerinde olan deformitelerde kemiğin yeterli gelişmediği durumlarda yerleştirilen bir alet ile kemik dokusunun uzatılması ve büyümesi prensibini uygulayarak yapılan cerrahi yöntemdir. Orta yüz bölgesi, mandibula, damak, kafatası kemiklerde çeşitli uygulamaları mevcuttur.
7- Orbita hipertelorizm cerrahisi : Orbitalar (göz küresi çukuru) arası mesafenin artmasına hipertelorizm denir. Çeşitli sendromik hastalıklarda, ensefaloselde, dermoid kist ve tümörlerde izlenebilir. Kraniyafasiyal cerrahi hipertelorizm düzeltilmesi ile ilgilenmektedir.
8- Kraniyofasiyal sendromlu hastaların cerrahisi : Apert sendromu, Crouzon sendormu, Treacher Collins sendromu, Pierre Robin sendromu, kraniyafasiyal mikrozomi gibi gibi durumlarda hastanın yüz ve kafatasında bir seri deformite bulunabilmektedir. Çeşitli problemlere farklı yaklaşımşarın gerektirdiği bu durumlar kraniyofasiyal cerrahi uzmanlığı gerektirmektedir.
9- Hemifasiyal atrofi (Romberg hastalığı) cerrahisi : Hastaların % 95 ‘inde tek taraflı yüz bölgesi cilt, yumuşak doku , kas ve nadiren kemik dokunun etkilendiği atrofi (dokuların gerilemesi, küçülmesi) ile karakterize bir hastalıktır. Cerrahide amaç daha çok estetik simetri sağlanmasıdır.